Kavaklıdere Palleci (Bakırcı) Dili

 Bakırcılık, Kavaklıdere yöresinin en eski el zanaatıdır. Bu zanaatın Kavaklıdere'deki geçmişinin 800 yıla dayandığı söylenmektedir. Bakırcılığı yöreye Toroslardan gelen boyların getirdiği sanılıyor. Isıyı en iyi iletme özelliğine sahip bakırı işleyen zanaatkarlar zor koşullarda bakıra şekil vermektedirler.

Bakırcılık Kavaklıdere ile o kadar özdeşleşmiş ki, bu mesleği yapanlar arasında ''Kalaycılık Dili'' denilen bir dil gelişmiş. Bakıra ''Palle'', bu özel dile ise ''Palleci Dili'' demişler. En önemli terimlerini sayacak olursak müşteriye metrek, paraya nezilli, namaza imam işi, 1'e sama, 2'ye kulak denilmektedir.

Günümüze kadar aktarılan diğer terimler şunlardır;

• Cimitçi: Öğretmen, Sarıklı Hoca, İmam
• Cimitci yavşağı: Öğrenci
• Partal: Elbise
• Mazın: Silah
• Sürtmek: Yemek, içmek
• Manigadı: Köpek
• Tünemek: Yatma, uyuma
• Yanbol: Polis, asker
• Çeklemek: Bakmak
• Dibo: Yok
• Tuna: Çok
• Yıkım: İyi, güzel
• Kös: Kötü, çirkin
• Sarıgenek: Altın
• Alagırık: Sevilmeyen insanlara söylenen bir söz
• Arap Ali işi: Katır
• Arap işi: Katır, At
• arab el işi: Katır
• Arap aşı: At, Beygir
• Arap Süleyman: Zeytin
• Avan: Gezmek, Dolaşmak, Gitmek, Getirmek
• Avanıyoru: Geliyor
• Avandı: Gitti
• Avandır: Bir şeyin yerini değiştirmek
• Aydın işi: İncir, Kız, Kötü Kadın, Kadın Cinsiyeti
• Aydınyerişi: İncir
• Aydınyerişigeneği: Genelev
• Aydın Zındanı: Ahır, Ağıl
• Aygıt: Erzak
• Ayı işi: Armut
• Badra: Konuşmak
• Bahar işi: Sigara
• Baharlı: Sigara, Tütün, Tütün kesesi
• Balat Ovası: Tarla, Bahçe
• Benedik: Kalay
• Menedik: Kalay, Küfür
• Cecik: Göz
• Çeciği kös: Gözü kör
• Cemele: Deve
• Ciğce: Et, Erkeklik Organı, Penis
• Cimitci Zındanı: Okul
• Cink: Para
• Çanakçalı: Yoğurt
• Çapan: Kadın, gelin
• Metrek Çapan: Türk Kadını
• Yalı Çapan: Yabancı Kadın veya Rum Kadın
• Çapan Sivri: Genç Kız
• Çapanna: Kadınlar
• Çeklet: Hatırlatmak, Anlatmak
• Çelişci: Çalgıcı, Müzisyen
• Çemender: Eşek
• Çene: Az, Ceviz
• Çeneişi: Ceviz
• Çıbğişi: Üzüm
• Çubuk İşi: Üzüm
• Çice: Et, koyun, keçi
• Çiçeklik: Gözlük
• Çiğbelik: Çamaşır yıkanan yer
• Çilenger: Kantar, Saat, Bıçak
• Çiycele: Kazık atmak
• Çorbalık: Ağız
• Daban: On Lira, bir kızın erkek arkadaşına verilen ad, orospu, uygunsuz iş yapan kadın
• Taban: Dört
• Daraylı: Beygir, Katır, At
• Deney: El, Yan, Taraf
• Deniz Köpüğü: Sabun, Tuz
• Dib-i: Anüs, Arka, Popo
• Dinemek: Ölmek
• Dinlice: Buğday
• Dine: Uyumak, Ölmek, Oturmak
• Dinet: Öldürmek
• Domuz Çukuru: Kalaylanacak kapların yıkandığı yer, çukur
• Dünek Pirisi: Ev sahibi
• Dünemiş: Ölü, Uyumuş
• Düve: Kız çocuğu, genç kız
• Ellez: Zeytin
• Ezin: Yıkanmak
• Fakçı: Köpek
• Fak Et: Bozmak, fenalık yapmak, zulüm yapmak, mahvetmek, tuvaletini yapmak, ırza geçmek
• Fakişi: Köpek boku
• Faklık: Burun, hela
• Fak Ol: Fena olmak, bozulmak, korkmak, çekinmek
• Fas fisle: Körüklemek
• Fatika: Beş
• Gacav: Çingene
• Galak: Hürmetli, İtibarlı Kimse, Beyefendi, Yüksek tabakaya mensup, zengin
• Galak Piri: Zengin Kimse
• Galın: Beyaz, Gümüş
• Galıngenek: Yedi, Gümüş mecidiye, para